Yorum Yap
“Orta Sehpa” bir kırgınlıklar, ayrılıklar ve geride kalanların iç çekişinin romanı. 1970’lerin bazen sisli, bazen kasvetli, bazen de güneşli ve iç ısıtan anıların peş peşe sökün ettiği İzmir’inde, kendini bin bir zorluk içinde çocuklarına adayan ama değeri de pek bilinmemiş Suzan’ın hikâyesi gözlerimizin önünden akıp gider. Kurulan hayaller parlak ama anılar hep siyah beyazdır nedense. Sorumsuz ve hiç ayık gezmeyen bir koca Suzan’ın hapishanesi olup çıkar. Suzan için gitmek de kalmak kadar zordur bu yüzden.
Esin Gülümser bu romanında geçmişi iştahla kazıp,
Tükendi
Gelince Haber Ver“Orta Sehpa” bir kırgınlıklar, ayrılıklar ve geride kalanların iç çekişinin romanı. 1970’lerin bazen sisli, bazen kasvetli, bazen de güneşli ve iç ısıtan anıların peş peşe sökün ettiği İzmir’inde, kendini bin bir zorluk içinde çocuklarına adayan ama değeri de pek bilinmemiş Suzan’ın hikâyesi gözlerimizin önünden akıp gider. Kurulan hayaller parlak ama anılar hep siyah beyazdır nedense. Sorumsuz ve hiç ayık gezmeyen bir koca Suzan’ın hapishanesi olup çıkar. Suzan için gitmek de kalmak kadar zordur bu yüzden.
Esin Gülümser bu romanında geçmişi iştahla kazıp, okuyucunun önüne seriyor. Çıkışsız bir kadının hayat karşısındaki yenilgilerini ama aynı zamanda inadını da resmediyor. Yoğun otobiyokrafik öğelerle bezendiğini okura düşündürten “Orta Sehpa”, sadece bir dönem romanı olmakla kalmıyor, felsefeye yaslanan metaforlarla ve aynı zamanda dilin en canlı öğeleri olan deyimlerle insan ruhunun basitliklerine ve karanlıklarına da kendince bir ışık tutmayı dert ediniyor.
Esin Gülümser, çoğu zaman roman sınırlarının da dışına taşarak, hikâyesini deneme ve şiirle harmanlıyor.
“Orta Sehpa” acının, hayallerin ve inadın romanı olarak da okunabilir
